Kalandar, Karadeniz bölgesinde, özellikle Trabzon ve Gümüşhane illerinde her yıl ocak ayının 13’ünü 14’üne bağlayan gece kutlanan köklü bir gelenektir. “Kalanda” kelimesi, yeni yıl anlamına gelir ve bu özel gecede, bölge halkı eski gelenekleri yaşatmak için çeşitli etkinlikler düzenlemektedir.
Kalandar Nedir?
Kalandar veya Kalanda, Türkiye’nin Doğu Karadeniz bölgesinde ve Gürcistan’ın batı kesiminde kutlanan bir yeni yıl geleneğidir. Latince “Calendae” kelimesinden türetilen “Kalanda,” ayın ilk günü demektir. Ay takvimine dayanan Kalandar’ın başlangıcı, Miladi takvime göre Ocak ayının 14. gününe denk gelir.
Kalandar Ne Zaman Kutlanır?
Kalandar, her yıl ocak ayının 13’ünden 14’üne bağlayan gece kutlanır. Bu özel günde, evlere ilk olarak uğurlu olduğuna inanılan bir kişinin girmesi beklenir. Bu, yeni yılın bereketli ve iyi geçmesi için önemli bir ritüeldir.
Kalandar Geleneğinde Neler Yapılır?
Trabzon ve çevresinde, özellikle Maçka ilçesinde, Rumi takvime göre yeni yılın ilk ayı olan “Kalandar” gecesi ve gününde yöre halkı çeşitli etkinlikler düzenler. Bu özel gecede bazı evlerde, lahana sarması, haşlanmış mısır ve patates, kabak dilimleri, fındık, ceviz, elma, armut ve ayva gibi özel yemekler hazırlanır. Ayrıca çeşitli yemişler ve çerezler de ikram edilir.
Komşular arasında “çanta atma” eğlencesi de Kalandar gecesinin önemli bir parçasıdır. Bu gelenekte, komşuların kapısına çeşitli hediyelerle dolu bir çanta bırakılır. Çantanın ucuna bağlı uzun bir ip ile bu çanta kapıya bırakılır. Çantayı bulan komşu, aynı çantaya özel armağanlar ve kuruyemişler koyarak geri gönderir. Bu sırada, komşuların kendisini görebilmesi ihtimaline karşı, çantayı çeken kişi ilginç kıyafetler giyer.
Kalandar Nasıl Kutlanır?
Kalandar’ın ilk 12 günü, yılın her ayı ile ilişkilendirilir ve bu günlerde hava durumu hakkında tahminlerde bulunulur. Kalandar ayında gün saymak için 12 zeytin yaprağı kullanılır; her biri bir ayı temsil eder. Bu yapraklar tek tek ateşe atılır. Eğer yaprak yanarsa, o ayın havanın açık olacağı; yaprak alevle savrulursa, o ayın rüzgârlı olacağı kabul edilir.
Kalandar gecesi, yedi kişilik bir grup, evleri gezerek su, tuz ve un toplar. Bu ziyaretlerde, kişilerin yüzleri boyanır ve üzerlerine ses çıkaran eşyalar takılır. Ziyaretlerde konuşmamak kuralı, özellikle önemlidir; eğer bu kişiler konuşursa, ev gezmeleri yeniden yapılır. Yiyecek toplama işlemi tamamlandıktan sonra, üç yol ağzında toplanan malzemeler yoğrulur ve yakılan ateşte pişirilir. Bu hamur “kolos” veya “golot” olarak adlandırılır ve bu hamurdan yiyen kişilerin o gece evleneceği kişiyi rüyasında göreceğine inanılır.
Kalandar ayında, kışlık ihtiyaçların tam olması için odun, hayvan yemi ve mutfak erzağı gibi temel ihtiyaçların eksik olmamasına dikkat edilir. Çarşıbaşı ve çevresinde kalandarcılığa “koncolozculuk” da denir. Kalandar ile ilgili olan inanış ve uygulamaların, özellikle Rus işgali sonrası bölgede daha da yaygınlaştığı düşünülmektedir.